4. Deck

 0    100 tarjetas    macitsamet
descargar mp3 imprimir jugar test de práctica
 
término definición
başarmak
Üç yıl sıkı çalıştıktan sonra başardı.
empezar lección
succeed
He succeeded after three years of hard work.
yönetmek, idare etmek
başarmak, becermek
Böyle büyük bir sınıfı idare edebilir misin?
empezar lección
manage
Can you manage such a large class?
başarmak, yapmak
İşinde neyi başarmak istiyorsun?
empezar lección
achieve
What do you want to achieve in your work?
başaramamak
(sınavda) kalmak
İşi bitirmeyi başaramadı.
empezar lección
fail
He failed to finish the work.
(çalışarak) kazanmak
Onun babası çok para kazanır.
empezar lección
earn
His father earns a lot of money.
kazanmak
İşinden çok az kazandı.
empezar lección
gain
He gained little through his work.
seçmek
Yeni bir lider seçeceğiz.
empezar lección
elect
We are going to elect a new leader.
korkmak
korku
Kaybetmekten korkuyor.
empezar lección
fear
He fears that he might lose.
onarmak, tamir etmek
Arabayı tamir etti.
empezar lección
fix
He fixed the car.
tamir etmek, onarmak
Bu saati tamir edebilir misin?
empezar lección
mend
Can you mend this clock.
var olmak, bulunmak
Oksijensiz yaşam var olamaz.
empezar lección
exist
Life cannot exist without oxygen.
dile getirmek, anlatmak, ifade etmek
expres, hızlı
Kendini iyi ifade etti.
empezar lección
express
He expressed himself well.
söz vermek
söz, vaat
Kimseye söylemeyeceğine bana söz ver.
empezar lección
promise
Promise me you won’t tell anyone.
ölmek
O bir araba kazasında öldü.
empezar lección
die
He died in a car accident.
insan öldürmek, cinayet
öldürmek, insan öldürme, cinayet
Kasabamızda önceye oranla daha az cinayet var.
empezar lección
murder
There are fewer murders in our town than before.
yansıtmak, düşünmek
Aynalar ışığı yansıtır.
empezar lección
reflect
Mirrors reflect light.
farkına varmak, anlamak
Çok geç kaldığını anladı.
empezar lección
realize
He realized that he was too late.
farkına varmak, dikkat etmek
uyarı, ikaz, işaret
Yürüyüşüne dikkat ettin mi?
empezar lección
notice
Have you noticed his walking?
uyarmak
Seni uyarmıştım.
empezar lección
warn
I have warned you
yormak
Yeni iş onu yoruyor.
empezar lección
tire
His new job tires him.
emekli olmak
Babam 60 yaşında emekli oldu.
empezar lección
retire
My father retired at the age of 60.
muayene etmek
Doktor göğüsünü muayene etmek istiyor.
empezar lección
examine
The doctor wants to examine your chest.
pratik yapmak, antrenman yapmak
Ingilizce pratiği yapıyor.
empezar lección
practise
He is practising his english.
temin etmek, sağlamak, vermek
Yoksullara gıda ve su verdiler.
empezar lección
provide (for)
They provided food and water for the poor.
paketlemek
Kutuları paketleyip gidelim.
empezar lección
pack
Let’s pack the boxes and go.
sevmemek, hoşlanmamak
Yalancıları sevmem.
empezar lección
dislike
I dislike liars.
korumak
Köylüleri korumak için polisler geldi.
empezar lección
protect
The police came to protect villagers.
önlemek, engellemek
Temiz olmak, birçok hastalığı önler.
empezar lección
prevent
Being clean prevents a lot of diseases.
ihraç etmek
ihracat, dışsatım
Şirket rusya’ya sebze ihraç ediyor.
empezar lección
export
The company exports vegetables to russia.
değiştirmek
takas yapmak
Yeni gömleği çok küçüktü bu yüzden onu daha büyüğü ile değiştirdi.
empezar lección
exchange
His new shirt was too small so he exchanged it for a bigger one.
basmak, yayımlamak
Kitabımı gelecek ay basacaklar.
empezar lección
print
They are going to print my book.
istemek, talep etmek, gerektirmek
Bizden erken gitmemiz istendi.
empezar lección
require
We were required to leave early.
artmak, arttırmak
satış
Satışlar artıyor.
empezar lección
increase
Sales are increasing
azaltmak, indirmek, küçültmek
Bu ceketin bedenini küçültebilir misin?
empezar lección
reduce
Can you reduce the size of this coat.
olmak
Saçına ne oldu?
empezar lección
happen
What happened to your hair?
aramak
Anne kızı için yardım arıyor.
empezar lección
seek - sought
The mother is seeking help for her daughter.
etkilemek
Sigara içmek sağılığı etkiler.
empezar lección
affect
Smoking affects health.
cezbetmek, çekmek
Onun şarkıları birçok insanı çekti.
empezar lección
attract
His songs attracted so many people.
asmak
Ceketini as!
empezar lección
hang - hung
hang something up
Hang your coat up!
(geri) dönmek, iade etmek
geri vermek
Kanadadan türkiyeye geri döndü.
empezar lección
return
He returned to turkey from canada.
yaralamak, acıtmak, incitmek
Bahçeyi kazarken sırtımı incittim.
empezar lección
hurt - hurt
I have hurt my back digging the garden.
saldırmak
saldırı
Köpek adama saldırdı.
empezar lección
attack
The dog attacked the man.
nişan almak
amaç
Asker düşmana nişan aldı.
empezar lección
aim
aim at
The soldier aimed at the enemy.
kurtarmak
biriktirmek
Itfaiyeci bizi yangından kurtardı.
empezar lección
save
The fireman saved us from the fire.
yerleşmek
halletmek, çözmek
Londra’ı ziyaret etti ve oraya yerleşti.
empezar lección
settle
He visited london and settled there.
hoş geldiniz demek, karşılamak
Öğretmeni çiçeklerle karşıladık.
empezar lección
welcome
We welcomed the teacher with flowers.
özür dilemek
Kabalığı için özür diledi.
empezar lección
apologize
apologize to/for
He apologized for his being rude.
bağışlamak, affetmek
Mahkumların bazılarını affettiler.
empezar lección
pardon
They pardoned some of the prisoners.
affetmek
affedersiniz, mazeret, bahane
Onun davranışını affedemem.
empezar lección
excuse
I can’t excuse his behaviour.
ovmak, ovalamak
Sırtımı ovabilir misin?
empezar lección
rub
Can you rub my back please.
yükselmek, çıkmak, doğmak, kalkmak
doğmak, kalkmak
Güneş doğudan doğar.
empezar lección
rise - rose - risen
The sun rises in the east.
gol atmak, puan kazanmak
skor, puan, sayı
Ilk golü kim attı.
empezar lección
score
Who scored the first goal?
paylaşmak, paylaştırmak
O çikolatayı kardeşinle paylaş.
empezar lección
share
Share that chocolate with your brother.
zorlamak, mecbur etmek, baskı yapmak
kuvvet, güç, zorlama
Gitmeye zorlandı.
empezar lección
force
He was forced to leave.
atamak, tayin etmek
Yakında yeni bir öğretmen atayacağız.
empezar lección
appoint
We will appoint a new teacher soon.
kiralamak
kira
Bir araba kiralamak istiyorum.
empezar lección
rent
I want to rent a car.
anmak, değinmek, bahsetmek
Patronun yanında onun adını anma.
empezar lección
mention
Don’t mention her name before the boss!
-den söz etmek
Yeni müdürden mi bahsediyorsunuz?
empezar lección
refer
refer to
Are you referring to the new manager?
çalışmak, işlev
fonksiyon
Yeni makina nasıl çalışıyor.
empezar lección
function
What’s the function of this tool?
ızgara yapmak
Bütün balıkları ızgara yaptı.
empezar lección
grill
He grilled all the fish.
yatmak, uzanmak
Doktor uzanmasını istedi.
empezar lección
lie - lay - lain
lie down
The doctor asked her to lie down.
koymak, yatırmak
Bebeği hep saat altıda yatırırım.
empezar lección
lay - laid
lay down
I always lay the baby down at 6 p.m.
tehdit etmek
Beni tehdit etme.
empezar lección
threaten
Don’t threaten me.
daktiloyla yazmak
çeşit, tür
Benim için bu mektubu yazabilir misin?
empezar lección
type
Can you type this letter for me?
yanıtlamak
yanıt, karşılık
Kısa sürede mektubumu yanıtladı.
empezar lección
reply
reply to
She replied to my letter soon.
tanımak
Seni güçlükle tanıyabiliyorum.
empezar lección
recognize
I can hardly recognize you.
ağlamak
bağırmak
Lütfen ağlama.
empezar lección
cry
Please don’t cry.
rüya görmek
rüya, düş
Geceleyin rüya görür müsün?
empezar lección
dream - dreamt
Do you dream at night?
rahatsız etmek
Lütfen rahatsız etmeyiniz.
empezar lección
disturb
Please do not disturb.
kalmak
Bütün yaşamı boyunca bekar kaldı.
empezar lección
remain
He remained single all his life.
havlamak
Köpek bütün gece havladı.
empezar lección
bark
The dog barked all night.
göstermek, belirtmek
Patron bu ay ikramiye verilmeyeceğini belirtti.
empezar lección
indicate
The boss has indicated that no bonus will be paid this month.
kimliğini saptamak
Bütün cesetlerin kimiliğini saptayamadık.
empezar lección
identify
We couldn’t identify all the bodies.
bağlamak
Yaranı bağlamalıyız.
empezar lección
bind - bound
bind up
We must bind up your wound.
iliştirmek, bağlamak, eklemek
Kağıdı lütfen kitabın kapağına iliştir.
empezar lección
attach
Attach the paper to the cover of the book, please.
bağlamak, birleştirmek
bağlantı, bağ
Yol bütün yeni şehirleri birleştirdi.
empezar lección
link
The round linked all the new towns.
bağlamak
kravat
Adamı bir ağaca bağladılar.
empezar lección
tie
They tied the man to a tree.
bağlı olmak
-a/e göre
Maç havaya bağlı
empezar lección
depend
depend on
The match depends on the weather.
ziyaret etmek
ziyaret
Haftada iki kere teyzemi ziyaret ederim.
empezar lección
visit
I visit my aunt twice a week.
ısıtmak
sıcaklık, ısı
Çay için biraz su ısıt.
empezar lección
heat
Heat some water for the tea.
boyamak
boya
Bu odayı pembeye boyayacağım
empezar lección
paint
I’m going to paint this room pink.
boyamak
Saçını siyaha boyadı.
empezar lección
dye
She dyed her hair black.
uçmak
Bazı kuşlar uçamazlar.
empezar lección
fly - flew - flown
Some birds can’t fly.
düşürmek, atmak
damla
Paranı düşürdün.
empezar lección
drop
You have dropped your money.
başvurmak
müracaat etmek
Işe başvurmak istiyordu.
empezar lección
apply
apply for
She want to apply for the job.
dengelemek
terazi
Topu burnun üstünde dengeleyebilir misin?
empezar lección
balance
Can you balance a ball on your nose?
akmak
Bu bölgede su yavaş akar.
empezar lección
flow
Water flows slowly in this area.
kurutmak
kuru
Saçını kurut
empezar lección
dry
Dry your hair.
bayılmak
Kazayı görünce bayıldı.
empezar lección
faint
She fainted when she saw the accident
iş vermek, çalıştırmak
Bu sene iki garson daha alacaklar.
empezar lección
employ
They are going to employ two more waiters this year.
çarpmak
5 kere 5, 25 eder.
empezar lección
multiply
Five multiplied by five is twenty five.
şarj etmek, fiyat istemek
sorumlu olmak, suçlamak
Otelin geceliği 40 dolardır.
empezar lección
charge
be in charge of
The hotel charges 40 dollars a night.
gerek, iyi olur
-meli, -malı, tavsiye yada olasılık belirtir.
Daha sıkı çalışmalısın.
empezar lección
ought to
ought (to)
You ought to study harder.
duyurmak, ilan etmek
Ilk olarak birkaç yeni düzenlemeyi duyurmak istiyorum.
empezar lección
announce
In the first place, I would like to announce several new regulations.
görmezden gelmek, aldırmamak, gözardı etmek
Tom’un tavsiyesine aldırmamak bir hata olurdu.
empezar lección
ignore
It would be a mistake to ignore tom’s advice.
israf etmek, boşa harcamak
israf
Zamanımı israf etmekten nefret ederim
empezar lección
waste
I hate to waste my time.
merak etmek, hayret etmek
mucize, hayret
•Akşam yemeği için ne yaptığını merak ediyorum. •Şaşırmak, merak etmek anlamaya başlamaktır.
empezar lección
wonder
•I wonder what he's making for dinner. •To be surprise, to wonder is to begin to understand.
bükülmek, katlamak
kat, kıvrım
Tüm giysileri katlamak birkaç saatimi aldı.
empezar lección
fold
It took me several hours to fold all the clothes
idare etmek, işlemek
sap
Bu makineyi idare etmek kolaydır.
empezar lección
handle
This machine is easy to handle.
itiraz etmek, karşı çıkmak
Amacım önerilerine itiraz etmek değil.
empezar lección
object
I don’t mean to object to your proposal.

Debes iniciar sesión para poder comentar.