Turkish sentences from Tatoeba 11

 0    1.000 tarjetas    aleksandra.eska
descargar mp3 imprimir jugar test de práctica
 
término definición
Children play with toys.
empezar lección
Çocuklar oyuncakları ile oynarlar.
Choose a dress you like.
empezar lección
Hoşlandığın bir elbise seç.
Choose the one you like.
empezar lección
Sevdiğin birini seç.
Chris didn't have a car.
empezar lección
Chris'in bir arabası yoktu.
Clay accepted the offer.
empezar lección
Clay teklifi kabul etti.
Close your eyes, please.
empezar lección
Gözlerini kapa lütfen.
Come and see me tonight.
empezar lección
Bu gece beni görmeye gel.
Come as soon as you can.
empezar lección
Gelebildiğin kadar kısa zamanda gel.
Come on, answer quickly.
empezar lección
Haydi, çabuk cevap ver.
Congress refused to act.
empezar lección
Kongre eylemi reddetti.
Correct me if I'm wrong.
empezar lección
Hatalıysam beni düzelt.
Could I borrow a pencil?
empezar lección
Bir kurşun kalem ödünç alabilir miyim?
Could I use your pencil?
empezar lección
Kurşun kalemini kullanabilir miyim?
Cut the pie into slices.
empezar lección
Tartı dilimle.
Days are getting longer.
empezar lección
Günler uzuyor.
Debbie! Can you hear me?
empezar lección
Debbie! Beni duyabiliyor musun?
Did he support her idea?
empezar lección
O onun fikrini destekledi mi?
Did I hurt his feelings?
empezar lección
Onun duygularını incittim mi?
Did they hear correctly?
empezar lección
Doğru duydular mı?
Did you clean your room?
empezar lección
Odanızı temizlediniz mi?
Did you come here alone?
empezar lección
Buraya yalnız geldin mi?
Did you enjoy your trip?
empezar lección
Gezinizden hoşlandınız mı?
Did you grade the tests?
empezar lección
Testleri derecelendirdin mi?
Did you push the button?
empezar lección
Butona bastın mı?
Did you study yesterday?
empezar lección
Dün çalıştın mı?
Did you wash your hands?
empezar lección
Ellerinizi yıkadınız mı?
Did you write this book?
empezar lección
Bu kitabı yazdın mı?
Dinner is on me tonight.
empezar lección
Bu gece akşam yemeği benden.
Do they love each other?
empezar lección
Onlar birbirlerini seviyorlar mı?
Do you accept this card?
empezar lección
Bu kartı kabul eder misiniz?
Do you accept Visa card?
empezar lección
Kredi kartı kabul ediyor musunuz?
Do you feel like eating?
empezar lección
Canın yemek istiyor mu?
Do you get enough sleep?
empezar lección
Yeterince uyuyor musun?
Do you have a timetable?
empezar lección
Bir takviminiz var mı?
Do you have any sisters?
empezar lección
Herhangi bir kız kardeşin var mı?
Do you have any tattoos?
empezar lección
Hiç dövmen var mı
Do you have cough drops?
empezar lección
Öksürük damlan var mı?
Do you have enough food?
empezar lección
Yeterli yiyeceğin var mı?
Do you have enough time?
empezar lección
Yeterli zamanın var mı?
Do you know his brother?
empezar lección
Onun erkek kardeşini biliyor musunuz?
Do you know how to swim?
empezar lección
Nasıl yüzeceğini biliyor musun?
Do you know what I mean?
empezar lección
Ne demek istediğimi biliyor musunuz?
Do you know who did it?
empezar lección
Onu kimin yaptığını biliyor musun?
Do you like this blouse?
empezar lección
Bu bulüzü sever misiniz?
Do you like to be alone?
empezar lección
Yalnız olmayı sever misin?
Do you live in Sasayama?
empezar lección
Sasayama'da mı yaşıyorsun?
Do you live in the city?
empezar lección
Şehirde mi yaşıyorsunuz?
Do you talk to your dog?
empezar lección
Köpeğinle konuşur musun?
Do you think he is dead?
empezar lección
Onun ölü olduğunu mu düşünüyorsun?
Do you think I'm pretty?
empezar lección
Hoş olduğumu düşünüyor musunuz?
Do you think I'm pretty?
empezar lección
Sizce ben hoş muyum?
Do you think I'm stupid?
empezar lección
Benim aptal olduğumu düşünüyor musunuz?
Do you think I'm stupid?
empezar lección
Sizce ben aptal mıyım?
Do you want to sit down?
empezar lección
Oturmak istiyor musunuz?
Do you watch television?
empezar lección
Televizyon izler misiniz?
Does he have many books?
empezar lección
Onun çok sayıda kitapları var mı?
Does Tony run every day?
empezar lección
Tony her gün koşar mı?
Don't add too much salt.
empezar lección
Çok fazla tuz katmayın.
Don't come into my room.
empezar lección
Odama gelme.
Don't eat between meals.
empezar lección
Öğünler arası yemek yeme.
Don't forget to call me.
empezar lección
Beni aramayı unutma.
Don't forget your stuff.
empezar lección
Eşyalarını unutma.
Don't give up the fight.
empezar lección
Mücadeleden vazgeçme.
Don't go out after dark.
empezar lección
Karanlıktan sonra dışarı çıkma.
Don't let go of my hand.
empezar lección
Elimi bırakma.
Don't look into the box.
empezar lección
Kutuya bakma.
Don't play in this room.
empezar lección
Bu odada oynama.
Don't put it on my desk.
empezar lección
Onu masamın üzerine koymayın.
Don't put it on my desk.
empezar lección
Onu masama koymayın.
Don't read in this room.
empezar lección
Bu odada okuma.
Don't sit on that bench.
empezar lección
O bankın üzerinde oturma.
Don't speak in Japanese.
empezar lección
Japonca konuşma.
Don't swim in the river.
empezar lección
Nehirde yüzme.
Don't take it out on me.
empezar lección
Hırsını benden alma.
Don't take it seriously.
empezar lección
Onu ciddiye almayın.
Don't take it seriously.
empezar lección
Onu ciddiye alma.
Don't tell her about it.
empezar lección
Ona bu konudan bahsetme.
Don't touch the flowers.
empezar lección
Çiçeklere dokunma.
Don't walk on the grass.
empezar lección
Çim üzerinde yürüme.
Don't waste your breath.
empezar lección
Nefesinizi boşa harcamayın.
Don't you know his name?
empezar lección
Onun adını bilmiyor musunuz?
Don't you like baseball?
empezar lección
Beyzbol sevmez misin?
Eat as much as you like.
empezar lección
İstediğin kadar çok ye.
Either Tom or I must go.
empezar lección
Ya Tom yada ben gitmeliyim.
English is third period.
empezar lección
İngilizce üçüncü dönem.
Everybody calls him Mac.
empezar lección
Herkes ona Mac der.
Everybody laughed at me.
empezar lección
Herkes bana güldü.
Everyone calls him Jeff.
empezar lección
Herkes ona Jeff der.
Everything here is mine.
empezar lección
Buradaki herşey benim.
Fashions change quickly.
empezar lección
Moda çabucak değişir.
Fill the tires with air.
empezar lección
Lastiklei havayla doldur.
Football is an old game.
empezar lección
Futbol eski bir oyundur.
Fresh food is wonderful.
empezar lección
Taze gıda harika.
Get me a ticket, please.
empezar lección
Bana bir bilet al, lütfen.
Give me a cup of coffee.
empezar lección
Bana bir fincan kahve ver.
Give me a drink, please.
empezar lección
Lütfen bana bir içecek verin.
Give me a glass of milk.
empezar lección
Bana bir bardak süt ver.
Give me a second chance.
empezar lección
Bana ikinci bir şans ver.
Give me another example.
empezar lección
Bana bir örnek daha ver.
Give me something to do.
empezar lección
Bana yapacak bir şey verin.
Give us a ride downtown.
empezar lección
Bizi şehir merkezine götür.
Glass is made from sand.
empezar lección
Cam kumdan yapılır.
Goodbyes are always sad.
empezar lección
Vedalar her zaman üzücüdür.
Goro is good at English.
empezar lección
Goro İngilizcede iyidir.
Great minds think alike.
empezar lección
Büyük akıllar benzer düşünürler.
Great weather, isn't it?
empezar lección
Hava harika, değil mi?
Hanako called his bluff.
empezar lección
Hanako onun blöfünü gördü.
Did anyone ask for me?
empezar lección
Beni soran oldu mu?
Has Lucy telephoned yet?
empezar lección
Lucy henüz telefon etti mi?
Hasn't Kate arrived yet?
empezar lección
Kate henüz varmadı mı.
Have I kept you waiting?
empezar lección
Seni beklettim mi?
Have you been to London?
empezar lección
Londra'da bulundun mu?
Have you been waited on?
empezar lección
Size hizmet edildi mi?
Have you called her yet?
empezar lección
Henüz onu aradın mı?
Have you heard from her?
empezar lección
Ondan haber aldın mı?
Have you met each other?
empezar lección
Birbirinizle tanıştınız mı?
Have you met her before?
empezar lección
Onunla daha önce tanıştınız mı?
Haven't you decided yet?
empezar lección
Henüz karar vermedin mi?
He abandoned his family.
empezar lección
O, ailesini terk etti.
He abuses his authority.
empezar lección
O yetkisini kötüye kullanıyor.
He added up the figures.
empezar lección
O, rakamları topladı.
He answered incorrectly.
empezar lección
O yanlış cevap verdi.
He arrived in a big car.
empezar lección
O, büyük bir arabada geldi.
He asked for more money.
empezar lección
O daha fazla para istedi.
He asked for some money.
empezar lección
O biraz para istedi.
He asked me to help him.
empezar lección
O ona yardım etmemi rica etti.
He asked us to help him.
empezar lección
O, ona yardım etmemizi rica etti.
He ate all of the apple.
empezar lección
O, elmaların hepsini yedi.
He began to feel afraid.
empezar lección
O korkmuş hissetmeye başladı.
He behaved like a child.
empezar lección
O bir çocuk gibi davrandı.
He betrayed his country.
empezar lección
O, memleketine ihanet etti.
He bought her a sweater.
empezar lección
O ona bir kazak aldı.
He bought us nice books.
empezar lección
O bize güzel kitaplar satın aldı.
He bowed to his teacher.
empezar lección
O, başıyla öğretmenini selamladı.
He burned himself badly.
empezar lección
O kendini kötü bir şekilde yaktı.
He called a taxi for me.
empezar lección
O benim için bir taksi çağırdı.
He called her bad names.
empezar lección
Onu kötü isimlerle isimlendirdi.
He came back after dark.
empezar lección
O, karanlıktan sonra geri döndü.
He came here to help me.
empezar lección
Bana yardım etmek için buraya geldi.
He came out of the room.
empezar lección
O odadan çıktı.
He can read pretty well.
empezar lección
O, oldukça iyi okuyabilir.
He can read well enough.
empezar lección
O yeterince iyi okuyabilir.
He can swim like a fish.
empezar lección
O bir balık gibi yüzebilir.
He can swim on his back.
empezar lección
O, sırt üstü yüzebilir.
He can't know the truth.
empezar lección
O, gerçeği bilemez.
He catches colds easily.
empezar lección
O kolayca soğuk algınlığına yakalanır.
He couldn't get the job.
empezar lección
O, işi alamadı.
He decided on a red car.
empezar lección
O kırmızı bir arabada karar kıldı.
He decided to go abroad.
empezar lección
O, yurt dışına gitmeye karar verdi.
He decided to go abroad.
empezar lección
O, yurtdışına gitmeye karar verdi.
He decided to marry her.
empezar lección
O onunla evlenmeye karar verdi.
He declined my proposal.
empezar lección
O benim önerimi reddetti.
He did not get up early.
empezar lección
O erken kalkmadı.
He did not sleep a wink.
empezar lección
O, gözünü kırpmadı.
He did not speak at all.
empezar lección
O, hiç konuşmadı.
He didn't used to drink.
empezar lección
O içmezdi.
He died by the roadside.
empezar lección
O, yol kenarında öldü.
He died of that disease.
empezar lección
O, o hastalıktan öldü.
He died two hours later.
empezar lección
İki saat sonra öldü.
He does not like tennis.
empezar lección
O, tenisten hoşlanmaz.
He doesn't look his age.
empezar lección
O yaşında görünmüyor.
He doesn't need to work.
empezar lección
O, çalışmak zorunda değildir.
He drinks too much beer.
empezar lección
O çok fazla bira içer.
He dropped in to see us.
empezar lección
O bizi görmek için uğradı.
He drowned in the river.
empezar lección
O nehirde boğuldu.
He enjoyed those visits.
empezar lección
O, o ziyaretlerden zevk aldı.
He faced toward the sea.
empezar lección
O, yüzünü denize doğru döndü.
He finally got his wish.
empezar lección
O, nihayet isteğini gerçekleştirdi.
He found me a good seat.
empezar lección
O bana iyi bir koltuk buldu.
He found out the secret.
empezar lección
O sırrı öğrendi.
He gave the child a toy.
empezar lección
O, çocuğa bir oyuncak verdi.
He gets mad very easily.
empezar lección
O çok kolay kızar.
He goes there every day.
empezar lección
O, her gün oraya gider.
He got a bad reputation.
empezar lección
Onun kötü bir ünü var.
He got across the river.
empezar lección
O, nehri geçti.
He got lost in the city.
empezar lección
O şehirde kayboldu.
He got lost in the park.
empezar lección
O, parkta kayboldu.
He got through his work.
empezar lección
O işini başardı.
He got tired of reading.
empezar lección
O okumaktan bıktı.
He got used to the work.
empezar lección
O, işe alıştı.
He had his tooth pulled.
empezar lección
O dişini çektirdi.
He had to carry the bag.
empezar lección
O çantayı taşımak zorunda kaldı.
He has a lot of hobbies.
empezar lección
Onun bir sürü hobileri vardır.
He has a sense of humor.
empezar lección
Onun bir mizah anlayışı vardır.
He has already gone out.
empezar lección
O zaten dışarı gitti.
He has already said yes.
empezar lección
O zaten Evet dedi.
He has an ear for music.
empezar lección
Onun müzik kulağı var.
He has been to Hokkaido.
empezar lección
O Hokkaido'da bulundu.
He bought a new car.
empezar lección
O yeni bir araba satın aldı.
He has gone to Hokkaido.
empezar lección
O, Hokkaido'ya gitti.
He has no eye for women.
empezar lección
Onun kadınlarda gözü yok.
He has to speak English.
empezar lección
O İngilizce konuşmak zorunda.
He hoped to be a sailor.
empezar lección
O bir denizci olmayı umuyordu.
He introduced me to Sue.
empezar lección
O beni Sue'ya tanıttı.
He invited me to dinner.
empezar lección
O beni akşam yemeğine davet etti.
He is a baseball player.
empezar lección
O bir beyzbol oyuncusudur.
He is a bit of a coward.
empezar lección
O biraz korkak.
He is a famous composer.
empezar lección
O ünlü bir bestecidir.
He is a friendly person.
empezar lección
O dost bir kişidir.
He is a great scientist.
empezar lección
O, büyük bir bilim adamıdır.
He is a highly paid man.
empezar lección
O yüksek ücretli bir adamdır.
He is a lover of sports.
empezar lección
O bir spor aşığı.
He is a man of his word.
empezar lección
O, sözünün adamıdır.
He is a medical student.
empezar lección
O bir tıp öğrencisidir.
He is accused of murder.
empezar lección
O cinayetle suçlanıyor.
He is afraid of the dog.
empezar lección
O, köpekten korkuyor.
He is as poor as can be.
empezar lección
O olabildiğince fakirdir.
He is as strong as ever.
empezar lección
O, her zamanki kadar güçlü.
He is at home in France.
empezar lección
O, Fransa'daki evindedir.
He's always busy.
empezar lección
O her zaman meşgul.
He is doing a super job.
empezar lección
O, süper bir iş yapıyor.
He is drawing a picture.
empezar lección
O bir resim çiziyor.
He is eager to go there.
empezar lección
O, oraya gitmek için istekli.
He is fluent in Chinese.
empezar lección
O Çincede akıcıdır.
He is full of new ideas.
empezar lección
O, yeni fikirlerle dolu.
He is going to help you.
empezar lección
O size yardımcı olacak.
He is hard to deal with.
empezar lección
Onunla ilgilenmesi zordur.
He is hard up for money.
empezar lección
Onun para için eli darda.
He is just killing time.
empezar lección
O sadece zaman öldürüyor.
He is known to everyone.
empezar lección
O herkese tanıdıktır.
He is looking for a job.
empezar lección
O bir iş arıyor.
He is loyal to his boss.
empezar lección
O, patronuna sadıktır.
He is lying on the sofa.
empezar lección
O, kanepede uzanıyor.
He is no friend of mine.
empezar lección
O benim arkadaşım değil.
He is no relation to me.
empezar lección
O benimle akraba değil.
He is no stranger to me.
empezar lección
O bana hiç yabancı değil.
He is not a good person.
empezar lección
O, iyi bir insan değil.
He is not from Hokkaido.
empezar lección
O, Hokkaido'lu değildir.
He is not honest at all.
empezar lección
O hiç dürüst değil.
He is not like he seems.
empezar lección
O göründüğü gibi değil.
He is not what he seems.
empezar lección
O, göründüğü gibi değil.
He is out of the office.
empezar lección
O, ofisin dışında.
He is putting on weight.
empezar lección
O, kilo alıyor.
He is rather optimistic.
empezar lección
O oldukça iyimserdir.
He is respected by them.
empezar lección
Onlar tarafından ona saygı duyulur.
He is short, but strong.
empezar lección
O kısa, ama güçlüdür.
He is smelling the soup.
empezar lección
O çorbayı kokluyor.
He is used to hard work.
empezar lección
O, zor işe alışkındır.
He is used to traveling.
empezar lección
O, seyahat yapmaya alışkındır.
He isn't at home, is he?
empezar lección
O evde değil, değil mi?
He isn't coming, either.
empezar lección
O da gelmiyor.
He keeps his room clean.
empezar lección
O, odasını temiz tutar.
He left ten minutes ago.
empezar lección
O, on dakika önce gitti.
He likes anything sweet.
empezar lección
O, tatlı olan herhangi bir şeyden hoşlanır.
He likes green the best.
empezar lección
O en çok yeşili seviyor.
He likes playing soccer.
empezar lección
O, futbol oynamayı sever.
He lives here all alone.
empezar lección
O burada yapayalnız yaşıyor.
He lives in a port town.
empezar lección
O, bir liman kasabasında yaşamaktadır.
He lives on this street.
empezar lección
O bu sokakta yaşamaktadır.
He looked like a doctor.
empezar lección
O bir doktora benziyordu.
He looked me in the eye.
empezar lección
O benim gözlerime baktı.
He looked up at the sky.
empezar lección
O, gökyüzüne baktı.
He loves no one but her.
empezar lección
O, ondan başka kimseyi sevmez.
He made a box yesterday.
empezar lección
O dün bir kutu yaptı.
He made a joke about it.
empezar lección
O, o konuda bir şaka yaptı.
He made her a bookshelf.
empezar lección
O ona bir kitaplık yaptı.
He made his son a chair.
empezar lección
O, oğluna bir sandalye yaptı.
He mailed a letter home.
empezar lección
O eve bir mektup gönderdi.
He married a stewardess.
empezar lección
O, bir hostesle evlendi.
He met a nice young man.
empezar lección
O, kibar genç bir adamla tanıştı.
He must be nearly forty.
empezar lección
O, yaklaşık kırk olmalı.
He named his dog Popeye.
empezar lección
O, köpeğine Popeye adını verdi.
He neglected his duties.
empezar lección
O görevlerini ihmal etti.
He never drinks alcohol.
empezar lección
O asla alkol içmez.
He never keeps his word.
empezar lección
O asla sözünü tutmaz.
He no longer lives here.
empezar lección
O, artık burada yaşamıyor.
He objected to our plan.
empezar lección
O, planımıza itiraz etti.
He only had 100 dollars.
empezar lección
Onun sadece 100 doları vardı.
He ordered a cup of tea.
empezar lección
O bir bardak çay ısmarladı.
He plugged in the radio.
empezar lección
O, radyonun fişini taktı.
He promised not to tell.
empezar lección
O anlatmamak için söz verdi.
He put air in his tires.
empezar lección
Onun lastiklerine hava bastı.
He put the luggage down.
empezar lección
O bagajı indirdi.
He reached for the book.
empezar lección
O, kitaba uzandı.
He resembles his mother.
empezar lección
O, annesine benzer.
He runs a lot of hotels.
empezar lección
O, bir sürü otel işletir.
He sat up late at night.
empezar lección
O, gece geç saatlere kadar oturdu.
He saved a lot of money.
empezar lección
O, çok para biriktirdi.
He saved me from danger.
empezar lección
O beni tehlikeden kurtardı.
He saw a light far away.
empezar lección
O, uzakta bir ışık gördü.
He seems to be friendly.
empezar lección
O cana yakın görünüyor.
He seems to be rich now.
empezar lección
O, şimdi zengin gibi görünüyor.
He seems unable to swim.
empezar lección
O yüzemiyor gibi görünüyor.
He sent me a brief note.
empezar lección
O, bana kısa bir not gönderdi.
He showed what he meant.
empezar lección
O ne demek istediğini gösterdi.
He sometimes watches TV.
empezar lección
O bazen tv izler.
He speaks Japanese well.
empezar lección
O Japoncayı iyi konuşur.
He speaks ten languages.
empezar lección
O on dil konuşuyor.
He spoke of party unity.
empezar lección
O, parti birliği hakkında konuştu.
He stuck to his promise.
empezar lección
O sözüne sadık kaldı.
He told me a long story.
empezar lección
O bana uzun bir hikaye anlattı.
He told me not to smoke.
empezar lección
O bana sigara içmememi söyledi.
He took her by the hand.
empezar lección
O onu eliyle götürdü.
He took off his glasses.
empezar lección
O, gözlüğünü çıkardı.
He traveled on business.
empezar lección
O, iş için seyahate gitti.
He turned down my offer.
empezar lección
O, önerimi reddetti.
He used to get up early.
empezar lección
O erken kalkardı.
He visited Italy before.
empezar lección
O, daha önce İtalya'yı ziyaret etti.
He wanted to destroy it.
empezar lección
O onu yok etmek istedi.
He wants a book to read.
empezar lección
O, okumak için bir kitap istiyor.
He was a big, heavy man.
empezar lección
O büyük, ağır bir adamdı.
He was a great musician.
empezar lección
O, büyük bir müzisyendi.
He was a Roman Catholic.
empezar lección
O bir Romalı Katolik idi.
He was a tall, thin man.
empezar lección
O uzun boylu, zayıf bir adamdı.
He was a trusted friend.
empezar lección
O güvenilir bir arkadaştı.
He was accused of theft.
empezar lección
O hırsızlıkla suçlandı.
He was born in Nagasaki.
empezar lección
O Nagasaki'de doğdu.
He was covered with mud.
empezar lección
O çamurla kaplıydı.
He was dressed in black.
empezar lección
O, siyah giymişti.
He was elected chairman.
empezar lección
O, başkan seçildi.
He was guilty of murder.
empezar lección
O cinayetten suçluydu.
He was happy for a time.
empezar lección
O, bir süre mutluydu.
He was interested in me.
empezar lección
Bana meraklıydı.
He was interested in me.
empezar lección
O benimle ilgilendi.
He was killed instantly.
empezar lección
O derhal öldürüldü.
He was knee deep in mud.
empezar lección
O, dizine kadar çamurun içindeydi.
He was made to go there.
empezar lección
O, oraya gönderildi.
He was seized with fear.
empezar lección
O, korku yüzünden ele geçirilmiştir.
He was sent into combat.
empezar lección
O, savaşa gönderildi.
He was supposed to come.
empezar lección
Onun gelmesi gerekiyordu.
He was tried for murder.
empezar lección
O, cinayet için yargılandı.
He was very old and ill.
empezar lección
O çok yaşlı ve hastaydı.
He watches TV every day.
empezar lección
O her gün televizyon izler.
He went away in a hurry.
empezar lección
O, aceleyle gitti.
He went out in the rain.
empezar lección
O yağmurda dışarı gitti.
She left the room.
empezar lección
O, odadan çıktı.
He went there in person.
empezar lección
O oraya bizzat gitti.
He whistled for his dog.
empezar lección
O köpeği için ıslık çaldı.
He will visit his uncle.
empezar lección
O, amcasını ziyaret edecek.
He witnessed the murder.
empezar lección
O cinayete tanıklık etti.
He works for his living.
empezar lección
O, yaşamı için çalışıyor.
He wrote to his parents.
empezar lección
O, ebeveynlerine yazdı.
He zipped up his jacket.
empezar lección
O, ceketinin fermuarını kapadı.
He'll be a good husband.
empezar lección
O, iyi bir koca olacaktır.
He'll be back home soon.
empezar lección
O, yakında eve dönecek.
He'll go, too, won't he?
empezar lección
O da gidecek, değil mi?
He'll lend you his book.
empezar lección
O, sana kitabını ödünç verecek.
He's a citizen of China.
empezar lección
O bir Çin vatandaşıdır.
He's dying to see Seiko.
empezar lección
O Seiko'yu görmek için ölüyor.
He's going to get fired.
empezar lección
O kovulacak.
He's mumbling something.
empezar lección
O birşey mırıldanıyor.
He's my younger brother.
empezar lección
O benim küçük erkek kardeşimdir.
He's really into soccer.
empezar lección
O, futbolu çok seviyor.
Health means everything.
empezar lección
Sağlık her şey demektir.
Her story can't be true.
empezar lección
Onun hikayesi doğru olamaz.
Here's my email address.
empezar lección
İşte benim email adresim.
Here's my return ticket.
empezar lección
İşte benim dönüş biletim.
His advice is of no use.
empezar lección
Onun tavsiyesi faydasız.
His aunt has three cats.
empezar lección
Halasının üç kedisi vardır.
Her daughter is a nurse.
empezar lección
Onun kızı bir hemşiredir.
His jokes made us laugh.
empezar lección
Esprileriyle bizi güldürdü.
His parents ran a hotel.
empezar lección
Anne ve babası bir otel çalıştırıyor.
His story made us laugh.
empezar lección
Onun hikayesi bizi güldürdü.
Hold it with both hands.
empezar lección
Onu her İki elinizle tutun.
Hoover opposed the plan.
empezar lección
Hoover, plana karşı çıktı.
How about next Saturday?
empezar lección
Önümüzdeki Cumartesiye ne dersiniz?
How about taking a rest?
empezar lección
Dinlenmeye ne dersin?
How about taking a walk?
empezar lección
Yürüyüş yapmaya ne dersin?
How's it coming?
empezar lección
Nasıl gidiyor?
How can I get to heaven?
empezar lección
Cennete nasıl gidebilirim?
How did things turn out?
empezar lección
İşler nasıl sonuçlandı?
How do I get to Gate 33?
empezar lección
Gate 33'e nasıl giderim?
How do I report a theft?
empezar lección
Bir hırsızlığı nasıl rapor ederim?
How do you go to school?
empezar lección
Okula nasıl gidersin?
How do you go to school?
empezar lección
Okula nasıl gidiyorsun?
How far is it from here?
empezar lección
O, buradan ne kadar uzaklıktadır?
How late can I check in?
empezar lección
Ne kadar geç giriş yapabilirim?
How long is that bridge?
empezar lección
Köprünün uzunluğu ne kadar?
How long is this bridge?
empezar lección
Bu köprünün uzunluğu ne kadar?
How long is this pencil?
empezar lección
Bu kalem ne kadar uzundur?
How much is the express?
empezar lección
Ekspress ne kadar?
How much is this camera?
empezar lección
Bu kamera kaç para?
How old is the universe?
empezar lección
Evren kaç yaşında?
How soon do you need it?
empezar lección
Ne kadar kısa sürede ona ihtiyacın var?
Hurry up! We'll be late.
empezar lección
Çabuk! Biz geç kalacağız.
I always keep a promise.
empezar lección
Her zaman bir sözümü tutarım.
I always walk to school.
empezar lección
Okula her zaman yürürüm.
I am as happy as can be.
empezar lección
Olabildiği kadar mutluyum.
I am disgusted with him.
empezar lección
Ondan tiskiniyorum.
I am disgusted with you.
empezar lección
Senden iğreniyorum.
I am 18 years old.
empezar lección
Ben on sekiz yaşındayım.
I am immune to smallpox.
empezar lección
Çiçek hastalığına bağışıklığım var.
I am not good at sports.
empezar lección
Sporlarda iyi değilim.
I am reading a book now.
empezar lección
Şimdi bir kitap okuyorum.
I am reading a magazine.
empezar lección
Ben bir dergi okuyorum.
I am really into soccer.
empezar lección
Futbolla gerçekten ilgiliyim.
I am studying very hard.
empezar lección
Çok sıkı çalışıyorum.
I am the fastest runner.
empezar lección
Ben en hızlı koşucuyum.
I am to meet him at six.
empezar lección
Saat altıda onunla buluşacağım.
I am to meet him at ten.
empezar lección
Saat onda onunla buluşacağım.
I am too tired to climb.
empezar lección
Tırmanamayacak kadar çok yorgunum.
I answered the question.
empezar lección
Soruya cevap ver.
I appreciate good music.
empezar lección
İyi müziği taktir ederim.
I appreciated your help.
empezar lección
Ben senin yardımını takdir ettim.
I arrived here just now.
empezar lección
Az önce buraya geldim.
I asked him for a favor.
empezar lección
Ondan bir iyilik istedim.
I asked him point-blank.
empezar lección
Doğrudan ona sordum.
I asked him to make tea.
empezar lección
Ona çay yapmasını rica ettim.
I asked Mike to help me.
empezar lección
Mike'ın bana yardım etmesini rica ettim.
I asked Tony a question.
empezar lección
Ben Tony'ye bir soru sordum.
I asked where she lived.
empezar lección
Onun nerede yaşadığını sordum.
I believe it to be true.
empezar lección
Onun doğru olduğuna inanıyorum.
I bought him a magazine.
empezar lección
Ona bir dergi satın aldım.
I bought this yesterday.
empezar lección
Bunu dün aldım.
I call her up every day.
empezar lección
Ben onu her gün ararım.
I call the computer Tim.
empezar lección
Ben bilgisayara Tim diyorum.
I can ride a horse, too.
empezar lección
Ben de bir ata binebilirim.
I can't believe my eyes.
empezar lección
Gözlerime inanamıyorum.
I can't find my glasses.
empezar lección
Gözlüklüğümü bulamıyorum.
I can't give up smoking.
empezar lección
Sigarayı bırakamıyorum.
I can't help doing that.
empezar lección
Onu yapmamak elimde değildir.
I can't keep doing this.
empezar lección
Ben bunu yapmaya devam edemem.
I can't pay for the car.
empezar lección
Araba için ödeme yapamam.
I can't stand the noise.
empezar lección
Gürültüye katlanamıyorum.
I can't stand this cold.
empezar lección
Ben bu soğuğa dayanamam.
I can't stand this heat.
empezar lección
Bu ısıya dayanamıyorum.
I can't stand this pain.
empezar lección
Bu ağrıya dayanamıyorum.
I can't stay long today.
empezar lección
Bugün uzun kalamam.
I can't use a fork well.
empezar lección
Çatalı iyi kullanamam.
I can't wait any longer.
empezar lección
Artık bekleyemem.
I caught him by the arm.
empezar lección
Ben onu kolundan yakaladım.
I could hardly hear him.
empezar lección
Neredeyse onu duyamıyordum.
I could hardly hear him.
empezar lección
Onu güçlükle duyabiliyordum.
I couldn't get to sleep.
empezar lección
Ben uyuyamadım.
I didn't hear Tom leave.
empezar lección
Tom'un gittiğini duymadım.
I didn't make it myself.
empezar lección
Onu kendim yapmadım.
I didn't see either boy.
empezar lección
Her iki çocuğu da görmedim.
I didn't see either boy.
empezar lección
Çocuklardan her hangi birini görmedim.
I didn't see either boy.
empezar lección
Çocuklardan hiç birini görmedim.
I do not need money now.
empezar lección
Benim şimdi paraya ihtiyacım yok.
I do not play the piano.
empezar lección
Piyano çalmam.
I don't see your point.
empezar lección
Seni anlamıyorum.
I do not want any money.
empezar lección
Hiç para istemiyorum.
I don't care for coffee.
empezar lección
Kahve istemiyorum.
I don't care for sports.
empezar lección
Sporlardan hoşlanmam.
I don't drink much wine.
empezar lección
Fazla şarap içmem.
I don't eat apple cores.
empezar lección
Elma çekirdeği yemem.
I don't have any change.
empezar lección
Herhangi bir değişikliğim yok.
I don't have enough RAM.
empezar lección
Yeterli RAM'im yok.
I don't have much money.
empezar lección
Çok param yok.
I don't know any French.
empezar lección
Hiç Fransızca bilmiyorum.
I don't know either boy.
empezar lección
Her iki çocuğu da tanımıyorum.
I don't know her at all.
empezar lección
Onu hiç tanımam.
I don't know him at all.
empezar lección
Onu hiç tanımıyorum.
I don't know what it is.
empezar lección
Onun ne olduğunu bilmiyorum.
I don't like either hat.
empezar lección
Şapkaların hiç birinden hoşlanmıyorum.
I don't like her manner.
empezar lección
Onun hareket tarzını sevmiyorum.
I don't like it, either.
empezar lección
Ben de ondan hoşlanmıyorum.
I don't like sad movies.
empezar lección
Üzücü filmleri sevmiyorum.
I don't like the coffee.
empezar lección
Kahve sevmiyorum.
I don't see much of him.
empezar lección
Onu fazla görmem.
I don't trust his story.
empezar lección
Ben onun hikayesine inanmıyorum.
I no longer want that.
empezar lección
Artık onu istemiyorum.
I don't want to give up.
empezar lección
Ben vazgeçmek istemiyorum.
I doubt if he is honest.
empezar lección
Onun dürüst olup olmadığından şüphe ediyorum.
I doubt if he will come.
empezar lección
Onun gelip gelmeyeceğinden şüpheliyim.
I drank beer last night.
empezar lección
Dün gece bira içtim.
I enjoy taking pictures.
empezar lección
Ben fotoğraf çekmekten hoşlanıyorum.
I expect a lot from him.
empezar lección
Ondan çok şey bekliyorum.
I expect him to help me.
empezar lección
Onun bana yardım etmesini bekliyorum.
I feel like throwing up.
empezar lección
Kusacak gibi hissediyorum.
I feel relaxed with him.
empezar lección
Onunla rahatlamış hissediyorum.
I fell in love with her.
empezar lección
Ona aşık oldum.
I felt for the poor dog.
empezar lección
Zavallı köpeğe acıdım.
I felt like I would die.
empezar lección
Ben ölecek gibi hissettim.
I found my bicycle gone.
empezar lección
Bisikletimi kaybolmuş buldum.
I found the book boring.
empezar lección
Kitabı sıkıcı buldum.
I found the glass empty.
empezar lección
Bardağı boş buldum.
I gave him a gold watch.
empezar lección
Ona bir altın saat verdim
I go to school at seven.
empezar lección
Yedide okula giderim.
I go to school with him.
empezar lección
Onunla birlikte okula giderim.
I go to Tokyo every day.
empezar lección
Her gün Tokyo'ya giderim.
I got a letter from her.
empezar lección
Ondan bir mektup aldım.
I got her a wrist watch.
empezar lección
Ona bir kol saati aldım.
I got in touch with him.
empezar lección
Ben onunla temas kurdum.
I got on the wrong line.
empezar lección
Yanlış hatta bindim.
I got tickets yesterday.
empezar lección
Biletleri dün aldım.
I got up early as usual.
empezar lección
Ben her zamanki gibi erken kalktım.
I had a dream about him.
empezar lección
Ben onun hakkında bir rüya gördüm.
I had a dream about him.
empezar lección
Onun hakkında bir hayalim vardı.
I had a happy childhood.
empezar lección
Benim mutlu bir çocukluğum vardı.
I had a very high fever.
empezar lección
Çok yüksek ateşim vardı.
I had breakfast at 7:30.
empezar lección
7: 30'da Kahvaltı ettim.
I had her sweep my room.
empezar lección
Ona odamı süpürttüm.
I had my bicycle stolen.
empezar lección
Ben bisikletimi çaldırdım.
I had my T-shirt washed.
empezar lección
Tişörtümü yıkattım.
I had no visitors today.
empezar lección
Bugün hiç ziyaretçim yoktu.
I had no work yesterday.
empezar lección
Dün işim yoktu.
I had the door repaired.
empezar lección
Kapıyı tamir ettirdim.
I had to go there alone.
empezar lección
Oraya tek başıma gitmek zorunda kaldım.
I had to hurry the work.
empezar lección
İşi hızlandırmak zorunda kaldım.
I handed her her gloves.
empezar lección
Eldivenlerini ona uzattım.
I hate my mother-in-law.
empezar lección
Kaynanamdan nefret ediyorum.
I hate my mother-in-law.
empezar lección
Kayınvalidemden nefret ediyorum.
I bathe every day.
empezar lección
Her gün banyo yaparım.
I have a lot of pencils.
empezar lección
Bir sürü kalemim var.
I have a stiff shoulder.
empezar lección
Kaslı bir omuzum var.
I have a very old stamp.
empezar lección
Çok eski bir pulum var.
I have an ear infection.
empezar lección
Bir kulak enfeksiyonum var.
I have an older brother.
empezar lección
Bir abim var.
I have become forgetful.
empezar lección
Ben unutkan oldum.
I have been busy lately.
empezar lección
Son zamanlarda meşgulüm.
I have few friends here.
empezar lección
Burada birkaç arkadaşım var.
I have just eaten lunch.
empezar lección
Az önce öğle yemeği yedim.
I have no ear for music.
empezar lección
Müzik kulağım yok.
I have no money on me.
empezar lección
Yanımda para yok.
I have nothing to write.
empezar lección
Yazacak bir şeyim yok.
I have often been there.
empezar lección
Sık sık orada bulundum.
I have to clean my room.
empezar lección
Odamı temizlemek zorundayım.
I have to iron my shirt.
empezar lección
Gömleğimi ütülemek zorundayım.
I have to take medicine.
empezar lección
İlaç almak zorundayım.
I hear you're very rich.
empezar lección
Çok zengin olduğunu duyuyorum.
I heard a call for help.
empezar lección
Bir yardım çağrısı duydum.
I heard a strange sound.
empezar lección
Garip bir ses duydum.
I heard her sing a song.
empezar lección
Onun bir şarkı söylediğini duydum.
I heard it on the radio.
empezar lección
Onu radyoda duydum.
I heard someone whistle.
empezar lección
Birinin ıslık çaldığını duydum.
I hope to hear from you.
empezar lección
Sizden haber almayı umuyorum.
I hope to see you again.
empezar lección
Sizi tekrar görmeyi umuyorum.
I hope we stay in touch.
empezar lección
Temas halinde kalacağımızı umuyorum.
I hope you are all well.
empezar lección
Umarım hepiniz iyisinizdir.
I joined the study tour.
empezar lección
Araştırma turuna katıldım.
I just want you to come.
empezar lección
Ben sadece gelmeni istiyorum.
I know a little Spanish.
empezar lección
Biraz İspanyolca biliyorum.
I know him only by name.
empezar lección
Onu sadece adıyla biliyorum.
I know myself very well.
empezar lección
Kendimi çok iyi tanıyorum.
I know nothing about it.
empezar lección
Onun hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
I know nothing but this.
empezar lección
Bundan başka bir şey bilmiyorum.
I know some of the boys.
empezar lección
Çocuklardan bazılarını tanıyoruz.
I know that he was busy.
empezar lección
Onun meşgul olduğunu biliyorum.
I know what his name is.
empezar lección
Onun adının ne olduğunu biliyorum.
I lent my pencil to him.
empezar lección
Ona benim kalemimi ödünç verdim.
I like coffee very much.
empezar lección
Kahveyi çok severim.
I like grape jelly best.
empezar lección
En çok üzüm jölesinden hoşlanırım.
I like my coffee strong.
empezar lección
Ben kahvemi koyu severim.
I like my job very much.
empezar lección
İşimi çok seviyorum.
I like playing baseball.
empezar lección
Beyzbol oynamayı severim.
I like skiing very much.
empezar lección
Kaymayı çok severim.
I like studying English.
empezar lección
İngilizce çalışmayı seviyorum.
I like studying history.
empezar lección
Tarih çalışmayı severim.
I like tennis very much.
empezar lección
Ben tenisi çok severim.
I like the way you look.
empezar lección
Bakma şeklini seviyorum.
I like the way you sing.
empezar lección
Şarkı söyleme şeklini seviyorum.
I like the way you talk.
empezar lección
Ben konuşma şeklini seviyorum.
I like the way you walk.
empezar lección
Yürüme şeklini beğeniyorum.
I like to draw pictures.
empezar lección
Fotoğraf çekmek istiyorum.
I like to study English.
empezar lección
İngilizce eğitimi yapmak istiyorum.
I like walking at night.
empezar lección
Gece yürümeyi severim.
I looked at the picture.
empezar lección
Resme baktım.
I looked out the window.
empezar lección
Ben pencereden dışarı baktım.
I loosened my shoelaces.
empezar lección
Ben benim ayakkabı bağlarını gevşettim.
I made Ann my secretary.
empezar lección
Ann'i sekreterim yaptım.
I made friends with her.
empezar lección
Ben onunla arkadaş oldum.
I made her my secretary.
empezar lección
Onu benim sekreterim yaptım.
I made this food myself.
empezar lección
Bu yemeği ben kendim yaptım.
I made up for lost time.
empezar lección
Kaybolan zamanı telafi ettim.
I met her at the church.
empezar lección
Ona kilisede rastladım.
I met her on the street.
empezar lección
Onunla sokakta karşılaştım.
I met him several times.
empezar lección
Onunla birkaç kez karşılaştım.
I met him the other day.
empezar lección
Geçen gün ona rastladım.
I missed my usual train.
empezar lección
Her zamanki trenimi kaçırdım.
I missed the 7:00 train.
empezar lección
7: 00 Trenini kaçırdım.
I missed the last train.
empezar lección
Son treni kaçırdım.
I must apologize to Ann.
empezar lección
Ann'e özür dilemeliyim.
I must leave here today.
empezar lección
Ben bugün buradan gitmeliyim.
I named the kitten Tama.
empezar lección
Kedi yavrusuna Tama adını verdim.
I nearly made a mistake.
empezar lección
Neredeyse bir hata yaptım.
I need an extra blanket.
empezar lección
Ekstra bir battaniyeye ihtiyacım var.
I need some good advice.
empezar lección
Biraz iyi tavsiyeye ihtiyacım var.
I need your cooperation.
empezar lección
Senin işbirliğine ihtiyacım var.
I often have bad dreams.
empezar lección
Sık sık kötü rüyalar görürüm.
I only know him by name.
empezar lección
Onu sadece ismen tanıyorum.
I ordered new furniture.
empezar lección
Ben yeni mobilya ısmarladım.
I owe him 1,000 dollars.
empezar lección
Ona 1000 dolar borçluyum.
I owe my success to him.
empezar lección
Başarımı ona borçluyum.
I owe my success to you.
empezar lección
Benim başarımı size borçluyum.
I paid cash for the car.
empezar lección
Araba için nakit ödedim.
I paid him five dollars.
empezar lección
Ona beş dolar ödedim.
I paid him four dollars.
empezar lección
Ona dört dolar ödedim.
I painted the gate blue.
empezar lección
Kapıyı maviye boyadım.
I partly agree with you.
empezar lección
Kısmen sizinle aynı fikirdeyim.
I picked up some French.
empezar lección
Biraz Fransızca öğrendim.
I plan to buy him a pen.
empezar lección
Onu bir kalem satın almayı düşünüyorum.
I play soccer every day.
empezar lección
Her gün futbol oynarım.
I play tennis every day.
empezar lección
Ben her gün tenis oynarım.
I play volleyball a lot.
empezar lección
Ben çok voleybol oynarım.
I prefer coke to coffee.
empezar lección
Kolayı kahveye tercih ederim.
I prefer mutton to beef.
empezar lección
Koyunu sığıra tercih ederim.
I prefer spring to fall.
empezar lección
İlkbaharı sonbahara tercih ederim.
I really enjoyed myself.
empezar lección
Gerçekten eğlendim.
I really like city life.
empezar lección
Ben gerçekten şehir hayatını severim.
I recommend it strongly.
empezar lección
Bunu şiddetle tavsiye ediyorum.
I refrain from drinking.
empezar lección
İçmekten kaçınırım.
I regret having said so.
empezar lección
Öyle söylediğime pişmanım.
I saw him come this way.
empezar lección
Onun bu yoldan geldiğini gördüm.
I saw him looking at me.
empezar lección
Onun bana baktığını gördüm.
I saw him play baseball.
empezar lección
Onun beyzbol oynadığını gördüm.
I saw him sawing a tree.
empezar lección
Onun bir ağacı kestiğini gördüm.
I saw tears in her eyes.
empezar lección
Onun gözlerinin içinde gözyaşları gördüm.
I saw that he was right.
empezar lección
Onun haklı olduğunu anladım.
I scarcely slept a wink.
empezar lección
Neredeyse gözümü bile kırpmadım.
I shook hands with Jane.
empezar lección
Jane ile tokalaştım.
I shouldn't be laughing.
empezar lección
Gülüyor olmamalıyım.
I slept aboard the ship.
empezar lección
Ben gemide uyudum.
I slept well last night.
empezar lección
Dün gece iyi uyudum.
I sometimes cook dinner.
empezar lección
Bazen akşam yemeği pişiririm.
I studied before supper.
empezar lección
Akşam yemeğinden önce çalıştım.
I studied it thoroughly.
empezar lección
Onu iyice çalıştı.
I suppose you're hungry.
empezar lección
Sanırım açsın.
I take back what I said.
empezar lección
Dediğimi geri alıyorum.
I think he will succeed.
empezar lección
Onun başarılı olacağını düşünüyorum.
I think I can handle it.
empezar lección
Onunla başa çıkabileceğimi düşünüyorum.
I think I have a cavity.
empezar lección
Ben bir çürüğüm olduğunu düşünüyorum.
I think I'm going crazy.
empezar lección
Sanırım çıldırıyorum.
I think it will be fine.
empezar lección
Ben, havanın iyi olacağını düşünüyorum.
I think you should swim.
empezar lección
Sanırım yüzmelisin.
I thought he might come.
empezar lección
Onun gelebileceğini düşündüm.
I thought he would come.
empezar lección
Onun geleceğini düşündüm.
I told him the big news.
empezar lección
Büyük haberi ona söyledim.
I took a picture of her.
empezar lección
Ben onun bir resmini çektim.
I took your word for it.
empezar lección
Bunun için sözünüzü aldım.
I tried again and again.
empezar lección
Tekrar tekrar denedim.
I tried writing a novel.
empezar lección
Bir roman yazmaya çalıştım.
I usually do the dishes.
empezar lección
Genellikle bulaşıkları yıkarım.
I usually get up at six.
empezar lección
Ben genellikle altıda kalkarım.
I want a piece of candy.
empezar lección
Bir parça şeker istiyorum.
I want him to read this.
empezar lección
Onun bunu okumasını istiyorum.
I want to be a magician.
empezar lección
Bir sihirbaz olmak istiyorum.
I want to charter a bus.
empezar lección
Bir otobüs kiralamak istiyorum.
I want to eat something.
empezar lección
Bir şeyler yemek istiyorum.
I want to get rid of it.
empezar lección
Ondan kurtulmak istiyorum.
I want to go for a swim.
empezar lección
Yüzmeye gitmek istiyorum.
I want to go to America.
empezar lección
Amerika'ya gitmek istiyorum.
I want to go to college.
empezar lección
Üniversiteye gitmek istiyorum.
I want to go to Seattle.
empezar lección
Seattle'a gitmek istiyorum.
I want to read the book.
empezar lección
Kitap okumak istiyorum.
I want to see the movie.
empezar lección
Filmi görmek istiyorum.
I want to see you again.
empezar lección
Seni tekrar görmek istiyorum.
I want to sing the song.
empezar lección
Şarkı söylemek istiyorum.
I want to study English.
empezar lección
İngilizce okumak istiyorum.
I want to study history.
empezar lección
Tarih eğitimi yapmak istiyorum.
I was calling my friend.
empezar lección
Arkadaşıma telefon ediyordum.
I was caught in traffic.
empezar lección
Trafikte yakalandım.
I was here all the time.
empezar lección
Her zaman buradaydım.
I was hired by my uncle.
empezar lección
Amcam tarafından işe alındım.
I was invited to dinner.
empezar lección
Akşam yemeğine davet edildim.
I was laughed at by him.
empezar lección
Onun tarafından gülündüm.
I was lost in the crowd.
empezar lección
Kalabalıkta kayboldum.
I was not a good mother.
empezar lección
Ben iyi bir anne değildim.
I was not studying then.
empezar lección
O zaman eğitim görmüyordum.
I was really very happy.
empezar lección
Gerçekten çok mutluydum.
I was too sick to stand.
empezar lección
Ayakta duramayacak kadar çok hastaydım.
I wasn't busy last week.
empezar lección
Ben geçen hafta meşgul değildim.
I wasn't busy yesterday.
empezar lección
Ben dün meşgul değildim.
I watch TV now and then.
empezar lección
Ara sıra TV izlerim.
I watched TV last night.
empezar lección
Dün gece TV izledim.
I went down by elevator.
empezar lección
Ben asansörle aşağı indim.
I went there many times.
empezar lección
Oraya defalarca gittim.
I went to Kobe by train.
empezar lección
Kobe'ye trenle gittim.
I will be here tomorrow.
empezar lección
Yarın ben burada olacağım.
I will dry your T-shirt.
empezar lección
Tişörtünü kurutacağım.
I will join a golf club.
empezar lección
Bir golf kulübüne katılacağım.
I will love you forever.
empezar lección
Seni sonsuza kadar seveceğim.
I will make some coffee.
empezar lección
Kahve yapacağım.
I wish he were here now.
empezar lección
Keşke o şimdi burada olsa.
I wish I could help you.
empezar lección
Keşke sana yardım edebilsem.
I wish to see my father.
empezar lección
Babamı görmek istiyorum.
I wish we had more time.
empezar lección
Keşke biraz daha zamanımız olsa.
I wonder why he is late.
empezar lección
Onun neden geç kaldığını merak ediyorum.
I would like to eat now.
empezar lección
Şimdi yemek istiyorum.
I wouldn't mind a drink.
empezar lección
İçki istemem.
I wrote a letter to Jim.
empezar lección
Jim'e bir mektup yazdım.
I'd better be on my way.
empezar lección
Yoluma gitsem iyi olur.
I'd better not eat that.
empezar lección
Onu yemesem iyi olur.
I'd do anything for you.
empezar lección
Ben sizin için bir şey yapacaktım.
I'd like three of these.
empezar lección
Ben bunlardan üçünü istiyorum.
I'd like to pay in cash.
empezar lección
Nakit olarak ödemek istiyorum.
I'd like to play tennis.
empezar lección
Tenis oynamak istiyorum.
I want to try this.
empezar lección
Bunu denemek istiyorum.
I'd like you to help me.
empezar lección
Bana yardım etmenizi istiyorum.
I'd love to be your age.
empezar lección
Senin yaşında olmak istiyorum.
I'd rather not meet him.
empezar lección
Onunla tanışmayı tercih etmiyorum.
I'd rather stay at home.
empezar lección
Evde kalmayı tercih ederim.
I'd rather stay than go.
empezar lección
Kalmayı gitmeye tercih ederim.
I'll act on your advice.
empezar lección
Tavsiyeniz üzerine hareket edeceğim.
I'll attend the meeting.
empezar lección
Toplantıya katılacağım.
I'll be absent tomorrow.
empezar lección
Yarın mevcut olmayacağım.
I'll be absent tomorrow.
empezar lección
Yarın devamsız olacağım.
I'll be back in an hour.
empezar lección
Bir saat içinde geri döneceğim.
I'll be back right away.
empezar lección
Hemen geri döneceğim.
I'll call you back soon.
empezar lección
Yakında seni tekrar arayacağım.
I'll come to your place.
empezar lección
Senin yerine geleceğim.
I'll leave it up to you.
empezar lección
Onu size bırakacağım.
I'll lend you this book.
empezar lección
Ben bu kitabı size ödünç vereceğim.
I'll let you know later.
empezar lección
Ben daha sonra sana bildireceğim.
I'll look forward to it.
empezar lección
Onu sabırsızlıkla bekleyeceğim.
I'll never let you down.
empezar lección
Seni asla hayal kırıklığına uğratmayacağım.
I'll see you next month.
empezar lección
Önümüzdeki ay görüşürüz.
I'll take this umbrella.
empezar lección
Bu şemsiyeyi alacağım.
I'll tell you the truth.
empezar lección
Sana gerçeği anlatacağım.
I'll treat you to sushi.
empezar lección
Size suşi ısmarlayacağım.
I'll visit him tomorrow.
empezar lección
Onu yarın ziyâret edeceğim.
I'll visit you tomorrow.
empezar lección
Sen yarın ziyaret edeceğim.
I'm a government worker.
empezar lección
Ben bir devlet işçisiyim.
I'm afraid for his life.
empezar lección
Onun hayatı için korkuyorum.
I'm afraid it will rain.
empezar lección
Maalesef yağmur yağacak.
I'm always under stress.
empezar lección
Her zaman stres altındayım.
I'm as hungry as a bear.
empezar lección
Ben ayı kadar açım.
I'm as strong as before.
empezar lección
Ben eskisi kadar güçlüyüm.
I'm chilled to the bone.
empezar lección
İliklerime kadar üşüdüm.
I'm worried about Tom.
empezar lección
Tom hakkında endişeliyim.
I'm done with my chores.
empezar lección
Ev işlerini bitirdim.
I'm faithful to my wife.
empezar lección
Ben karıma sadığım.
I'm fed up with English.
empezar lección
İngilizceden usandım.
I'm fine. How about you?
empezar lección
Ben iyiyim. Ya sen?
I'm glad you could come.
empezar lección
Senin gelebildiğine sevindim.
Glad you like it.
empezar lección
Ondan hoşlandığına memnun oldum.
I'm just looking around.
empezar lección
Etrafıma bakınıyorum.
I'm kind of tired today.
empezar lección
Bugün biraz yorgunum.
I'm looking for a house.
empezar lección
Bir ev arıyorum.
I'm not absolutely sure.
empezar lección
Kesinlikle emin değilim.
I'm no longer afraid.
empezar lección
Artık korkmuyorum.
I'm on the eighth floor.
empezar lección
Ben sekizinci kattayım.
It's nice meeting you.
empezar lección
Seninle tanıştığıma memnun oldum.
I'm proud of my brother.
empezar lección
Erkek kardeşimle gurur duyuyorum.
I'm seeing them tonight.
empezar lección
Bu gece onlarla görüşeceğim.
I'm sick of her excuses.
empezar lección
Onun mazeretlerinden bıktım.
I'm so hungry, I ate it.
empezar lección
Çok açım, onu yedim.
I'm so proud of my boys.
empezar lección
Benim erkek çocuklarımla gurur duyuyorum.
I'm sorry I was so rude.
empezar lección
Öyle kaba olduğum için özür dilerim.
I'm sorry to bother you.
empezar lección
Seni rahatsız ettiğim için üzgünüm.
I'm sure of his success.
empezar lección
Ben onun başarısından eminim.
I'm sure you'll like it.
empezar lección
Ondan hoşlanacağından eminim.
I'm too sleepy to drive.
empezar lección
Araba süremeyecek kadar çok uykuluyum.
I'm very busy this week.
empezar lección
Ben bu hafta çok yoğunum.
I'm very short of money.
empezar lección
Çok parasızım.
I'm waiting for the bus.
empezar lección
Otobüs bekliyorum.
I'm willing to help him.
empezar lección
Ona yardım etmeye istekliyim.
I've been on sick leave.
empezar lección
Hastalık iznindeyim.
I've been there already.
empezar lección
Daha önce orada bulundum.
I've got too much to do.
empezar lección
Yapacak çok işim var.
I've had coffee already.
empezar lección
Zaten kahve içmiştim.
I've heard all about it.
empezar lección
Onun hakkında her şeyi duydum.
I've quit drinking beer.
empezar lección
Birayı bırakıyorum.
I'm off beer.
empezar lección
Bira içmeyi bıraktım.
Invite whoever you like.
empezar lección
Kimi istersen davet et.
Is eating raw eggs safe?
empezar lección
Çiğ yumurta yemek güvenli midir?
Is everything O.K. here?
empezar lección
Burada her şey yolunda mı?
Is he a friend of yours?
empezar lección
O senin bir arkadaşın mıdır?
Is her father a teacher?
empezar lección
Onun babası bir öğretmen mi?
Is it about ten o'clock?
empezar lección
Saat yaklaşık on mudur.
Is it safe to stay here?
empezar lección
Burada kalmak güvenli midir?
Is my explanation clear?
empezar lección
Benim açıklamam açık mıdır?
Is she any better today?
empezar lección
O bugün daha iyi mi?
Is that a picture of me?
empezar lección
O benim bir resmim mi?
Is that black bag yours?
empezar lección
O siyah çanta senin mi?
Is the fish still alive?
empezar lección
Balık hala canlı mı?
Is the school work hard?
empezar lección
Okul çalışması zor mu?
Is there any fresh news?
empezar lección
Hiç yeni haber var mı?
Is this a tax-free shop?
empezar lección
Bu vergisiz bir satış mağazası mı?
Is this camera for sale?
empezar lección
Bu kamera satılık mı?
Is this your book, Mike?
empezar lección
Bu senin kitabın mı, Mike?
Is this your son, Betty?
empezar lección
Bu senin oğlun mu, Betty?
It begins at six-thirty.
empezar lección
O, altı-otuz'da başlar.
It can be done in a day.
empezar lección
O, bir günde yapılabilir.
It happened by accident.
empezar lección
O, kazara oldu.
It has become very cold.
empezar lección
Çok soğuk oldu.
It has become very warm.
empezar lección
Çok sıcak oldu.
It is almost 12 o'clock.
empezar lección
Saat yaklaşık 12:00.
It is dark in that room.
empezar lección
O odada hava karanlık.
It is just five o'clock.
empezar lección
Saat tam beş.
It is likely to be fine.
empezar lección
O, muhtemelen iyi olacak.
It is our turn to laugh.
empezar lección
Gülme sırası bizde.
It is pretty cold today.
empezar lección
Bugün oldukça soğuk.
It is soft to the touch.
empezar lección
O yumuşaklık hissi veriyor.
It is sold by the pound.
empezar lección
O paundla satılır.
It is time to go to bed.
empezar lección
Yatma zamanı.
It is very hot at night.
empezar lección
Gece çok sıcaktır.
It kept snowing all day.
empezar lección
Bütün gün kar yağışı devam etti.
It may freeze next week.
empezar lección
Gelecek hafta dondurabilir.
It may rain around noon.
empezar lección
Öğle civarında yağmur yağabilir.
It may rain at any time.
empezar lección
Heran yağmur yağabilir.
It must be hard for you.
empezar lección
Senin için zor olmalı.
It needs to be repaired.
empezar lección
O tamir edilmeli.
It was a dangerous time.
empezar lección
O, tehlikeli bir zamandı.
It was a small incident.
empezar lección
O küçük bir kazaydı.
It was an exciting game.
empezar lección
O heyecan verici bir oyun.
Yesterday was cloudy.
empezar lección
Dün hava bulutluydu.
It was dark in the room.
empezar lección
Oda karanlıktı.
It was her that told me.
empezar lección
Bana söyleyen oydu.
It was her turn at last.
empezar lección
Sonunda onun sırasıydı.
It was quiet all around.
empezar lección
Heryer sessizdi.
It will be hot tomorrow.
empezar lección
Yarın sıcak olacak.
It will get warmer soon.
empezar lección
Yakında hava daha sıcak olacak.
Today is a good day.
empezar lección
Bugün güzel bir gün.
It's a pain in the neck.
empezar lección
O, boyunda bir ağrı.
It's all going to be OK.
empezar lección
Herşey iyi olacak.
It's all right with him.
empezar lección
Onunla işler yolunda.
It's all the same to me.
empezar lección
Hepsi bana uyar.
It's all the same to me.
empezar lección
Bana göre hepsi aynı.
It's almost six o'clock.
empezar lección
Saat neredeyse altı.
It's already cleared up.
empezar lección
O zaten açıklığa kavuşturulmuştur.
It's awfully cold today.
empezar lección
Hava bugün son derece soğuk.
It's been hot and humid.
empezar lección
Hava sıcak ve nemli.
It's entirely up to you.
empezar lección
O tamamen sana kalmış.
It's hard to please him.
empezar lección
Onu memnun etmek zor.
It's just another story.
empezar lección
O tamamen başka bir hikaye.
It's just what I wanted.
empezar lección
O tam benim istediğim.
It's nearly six o'clock.
empezar lección
Saat yaklaşık olarak altıdır.
It's no concern of mine.
empezar lección
O, beni ilgilendiren bir şey değil.
It's not worth the pain.
empezar lección
Zahmete deymez.
It's obvious he's wrong.
empezar lección
Onun hatalı olduğu açıktır.
It's safer to stay here.
empezar lección
Burada kalmak daha güvenlidir.
It's Tom I want to meet.
empezar lección
Görüşmek istediğim Tom'dur.
It's up to you to do it.
empezar lección
Onu yapmak sana kalmış.
It's very hot, isn't it?
empezar lección
Çok sıcak değil mi?
It's worth a try, right?
empezar lección
Denemeye değer, doğrumu?
It's your turn to drive.
empezar lección
Sürme sırası senin.
Jack doesn't drive fast.
empezar lección
Jack hızlı araba sürmez.
Jack doesn't drive fast.
empezar lección
Jack hızlı sürmez.
Jackson was a rough man.
empezar lección
Jackson, kaba bir adamdı.
Japan has to import oil.
empezar lección
Japonya petrol ithal ediyor.
Japan is a rich country.
empezar lección
Japonya, zengin bir ülkedir.
Jean and Kate are twins.
empezar lección
Jean ve Kate ikizler.
Jean and Kate are twins.
empezar lección
Jean and Kate ikizler.
Jefferson remained calm.
empezar lección
Jefferson sakin kaldı.
Jill is engaged to Jack.
empezar lección
Jill Jack'le nişanlıdır.
Jim runs as fast as Ron.
empezar lección
Jim Ron kadar hızlı koşar.
Jim will not come today.
empezar lección
Jim bugün gelmeyecek.
John became a policeman.
empezar lección
John bir polis oldu.
John hit me on the head.
empezar lección
John bana kafamdan vurdu.
John is an American boy.
empezar lección
John Amerikalı bir çocuk.
John kept the door open.
empezar lección
John kapıyı açık bıraktı.
John listened carefully.
empezar lección
John dikkatle dinledi.
Just look in the mirror.
empezar lección
Sadece aynaya bak.
Keep a close eye on him.
empezar lección
Onu yakından gözle.
Keep an eye on the bags.
empezar lección
Çantaya göz kulak olun.
Keep away from the fire.
empezar lección
Ateşten uzak durun.
Keep it in a cool place.
empezar lección
Onu serin bir yerde tut.
Kelly eats like a horse.
empezar lección
Kelly bir at gibi yer.
Kelly will appear on TV.
empezar lección
Kelly TV'da çıkacak.
Ken is an eager student.
empezar lección
Ken hevesli bir öğrenci.
Ken is good at swimming.
empezar lección
Ken yüzmede iyidir.
Ken is older than Seiko.
empezar lección
Ken Seiko'dan daha yaşlı.
Ken is quite an athlete.
empezar lección
Ken oldukça iyi bir atlet.
Ken must be home by now.
empezar lección
Ken şimdiye kadar evde olmalı.
Kennedy Airport, please.
empezar lección
Kennedy Havaalanı, lütfen.
Kumi did not make a box.
empezar lección
Kumi bir kutu yapmadı.
Kyoto is worth visiting.
empezar lección
Kyoto ziyaret etmeye değer.
Let me have a cigarette.
empezar lección
Ben bir sigara içeyim.
Let me have a try at it.
empezar lección
Onu denememe izin verin.
Let me introduce myself.
empezar lección
Kendimi tanıtmama izin verin.
Let me join in the game.
empezar lección
Oyuna katılmama izin verin.
Let me know the details.
empezar lección
Bana ayrıntıları bildirin.
Let me show you the way.
empezar lección
Size yolu göstereyim.
Let's agree to disagree.
empezar lección
Tartışmayı bırakalım ve birbirimizin fikirlerine tolere edelim.
Let's always be friends.
empezar lección
Her zaman arkadaş olalım.
Let's ask if it is true.
empezar lección
Onun doğru olup olmadığını soralım.
Let's drop by his house.
empezar lección
Geçerken onun evine uğrayalım.
Let's make a phone call.
empezar lección
Bir telefon görüşmesi yapalım.
Let's sing a happy song.
empezar lección
Mutlu bir şarkı söyleyelim.
Let's stay here tonight.
empezar lección
Bu gece burada kalalım.
Lincoln agreed to do so.
empezar lección
Lincoln öyle yapmak için anlaştı.
Lincoln liked this plan.
empezar lección
Lincoln bu planı sevdi.
Lincoln opposed slavery.
empezar lección
Lincoln köleliğe karşı çıktı.
Lincoln's plan was good.
empezar lección
Lincoln'un planı iyiydi.
London must be cold now.
empezar lección
Londra şimdi soğuk olmalı.
Look at that big hammer.
empezar lección
Şu büyük çekice bak.
Look at the setting sun.
empezar lección
Batan güneşe bak.
Love can mend your life.
empezar lección
Aşk, hayatınızı düzeltebilir.
Lovely sunset, isn't it?
empezar lección
Güzel gün batımı, değil mi?
Luck turned in my favor.
empezar lección
Şans benim lehine döndü.
Lucy is certain to come.
empezar lección
Lucy kesin gelecek.
Make it a little bigger.
empezar lección
Sesini biraz açın.
Manpower was no problem.
empezar lección
İnsan gücü, hiç sorun değildi.
Many could not hear him.
empezar lección
Çoğu onu duyamıyordu.
Many of the people died.
empezar lección
İnsanların birçoğu öldü.
Mary can speak Japanese.
empezar lección
Mary Japonca konuşabiliyor.
Mary can speak Japanese.
empezar lección
Mary Japonca konuşabilir.
Mary has just come home.
empezar lección
Mary daha yeni eve geldi.
Mary is Tom's secretary.
empezar lección
Mary Tom'un sekreteridir.
Mary needs a dozen eggs.
empezar lección
Mary'nin bir düzine yumurtaya ihtiyacı vardır.
Mary offered Tom a gift.
empezar lección
Mary Tom'a bir hediye önerdi.
May I ask you something?
empezar lección
Sana bir şey sorabilir miyim?
May I borrow your knife?
empezar lección
Bıçağını ödünç alabilir miyim?
May I call you tomorrow?
empezar lección
Yarın seni arayabilir miyim?
May I go out for a walk?
empezar lección
Yürüyüş için dışarı çıkabilir miyim?
May I hang up your coat?
empezar lección
Ceketini asabilir miyim?
May I have a cup of tea?
empezar lección
Bir fincan çay alabilir miyim?
May I see the timetable?
empezar lección
Tarifeyi görebilir miyim?
Can I see the wine list?
empezar lección
Şarap listesini görebilir miyim?
May I see your passport?
empezar lección
Pasaportunuzu görebilir miyim?
May I speak to Mr. Sato?
empezar lección
Bay Sato için konuşabilir miyim?
May I take a rain check?
empezar lección
Hakkımı daha sonra kullanabilir miyim?
May I take your picture?
empezar lección
Resmini çekebilir miyim?
May I talk to Mr. Brown?
empezar lección
Bay Brown ile konuşabilir miyim?
May I talk to Ms. Brown?
empezar lección
Bayan Brown'la konuşabilir miyim?
May I talk to Ms. Brown?
empezar lección
Bayan Brown ile konuşabilir miyim?
Mayuko denied the rumor.
empezar lección
Mayuko söylentiyi yalanladı.
Meg colored the picture.
empezar lección
Meg resmi boyadı.
Miss Young is very kind.
empezar lección
Bayan Young çok nazik.
Molly has a big clock.
empezar lección
Molly'nin büyük bir saati var.
Money is not everything.
empezar lección
Para herşey değildir.
Most boys know his name.
empezar lección
Birçok çocuklar onun adını bilir.
Most boys like baseball.
empezar lección
Birçok çocuklar basketbolu sever.
My answer matches yours.
empezar lección
Benim cevabım sizinkiyle uyuşuyor.
My arm is hurting badly.
empezar lección
Kolum kötü ağrıyor.
My body itches all over.
empezar lección
Vücudumun her yeri kaşınıyor.
My brother doesn't swim.
empezar lección
Erkek kardeşim yüzmez.
My brother is very tall.
empezar lección
Benim erkek kardeşim çok uzun.
My brother must be sick.
empezar lección
Erkek kardeşim hasta olmalı.
My camera is waterproof.
empezar lección
Benim fotoğraf makinem sugeçirmez.
My daughter is a tomboy.
empezar lección
Kızkardeşim bir erkek gibidir.
My father is very tired.
empezar lección
Babam çok yorgun.
My father likes his job.
empezar lección
Babam işini seviyor.
My father seldom smokes.
empezar lección
Babam nadiren sigara içer.
My friends aren't young.
empezar lección
Arkadaşlarım genç değildir.
My friends call me Beth.
empezar lección
Arkadaşlarım bana Beth diyorlar.
My friends call me Beth.
empezar lección
Arkadaşlarım bana Beth derler.
My front tooth fell out.
empezar lección
Benim ön dişim düştü.
My major is agriculture.
empezar lección
Benim asıl branşım tarımdır.
My mother gets up early.
empezar lección
Annem erken kalkar.
My mother isn't at home.
empezar lección
Annem evde yok.
My mother made me a bag.
empezar lección
Annem bana bir çanta yaptı.
My mother made me study.
empezar lección
Annem beni çalıştırdı.
My mother must be angry.
empezar lección
Annem kızgın olmalı.
My mother speaks slowly.
empezar lección
Annem yavaş yavaş konuşur.
My plan is to buy a car.
empezar lección
Benim planım bir araba satın almak.
My room has two windows.
empezar lección
Odamın iki penceresi vardır.
My shoes need polishing.
empezar lección
Ayakkabılarım cilalanmalı.
My shoulders feel stiff.
empezar lección
Benim omuzlarım sert.
My sister has been sick.
empezar lección
Kız kardeşim hasta.
My sister has long legs.
empezar lección
Kız kardeşimin uzun bacakları var.
My stomach is grumbling.
empezar lección
Midem gurluyor...
My strength is all gone.
empezar lección
Benim gücümün hepsi gitti.
My uncle came to see me.
empezar lección
Amcam beni görmek için geldi.
My uncle died of cancer.
empezar lección
Amcam kanserden öldü.
My uncle gave me a book.
empezar lección
Amcam bana bir kitap verdi.
My uncle made a fortune.
empezar lección
Amcam bir servet yaptı.
My wife loves apple pie.
empezar lección
Eşim elmalı tartı seviyor.
My wife works part time.
empezar lección
Karım kısa süreli çalışıyor.
Nancy is afraid of dogs.
empezar lección
Nancy, köpeklerden korkar.
Nara is a very old city.
empezar lección
Nara, çok eski bir şehirdir.
Nara is as old as Kyoto.
empezar lección
Nara Kyoto kadar eski.
Never press this button.
empezar lección
Bu düğmeye asla basmayın.
Nixon became very angry.
empezar lección
Nixon çok kızdı.
No one came except Mary.
empezar lección
Mary hariç kimse gelmedi.
No one knows the answer.
empezar lección
Hiç kimse cevabı bilmiyor.
No one knows the reason.
empezar lección
Kimse sebebini bilmiyor.
No one ran ahead of him.
empezar lección
Hiç kimse onun önünde koşmadı.
No one voted against it.
empezar lección
Hiç kimse ona karşı oy kullanmadı.
No students were absent.
empezar lección
Hiçbir öğrenci eksik değildi.
No, thank you. I'm full.
empezar lección
Hayır, teşekkür ederim. Tokum.
Nobody came to help him.
empezar lección
Ona yardım etmek için kimse gelmedi.
Nobody can ever help me.
empezar lección
Kimse bana asla yardımcı olamaz.
Nobody likes a wise guy.
empezar lección
Kimse bir bilge adamı sevmez.
Not every bird can sing.
empezar lección
Her kuş ötemez.
Oil will float on water.
empezar lección
Yağ suda yüzer.
Open the window, please.
empezar lección
Pencereyi aç lütfen.
Our first class is math.
empezar lección
Birinci dersimiz matematiktir.
Our flight was canceled.
empezar lección
Uçuşumuz iptal edildi.
Our guests have arrived.
empezar lección
Misafirlerimiz vardılar.
Our son died in the war.
empezar lección
Oğlumuz savaşta öldü.
Paper is made from wood.
empezar lección
Kağıt ağaçtan yapılır.
Pardon me for saying so.
empezar lección
Öyle söylediğim için beni affet.
Paul offered a new plan.
empezar lección
Paul, yeni bir plan sundu.
Playing baseball is fun.
empezar lección
Beyzbol oynamak eğlencelidir.
Please answer the phone.
empezar lección
Lütfen telefona cevap ver.
Please ask someone else.
empezar lección
Lütfen başka birine sor.
Please bring me my bill.
empezar lección
Lütfen bana fatura getirin.
Please bring the others.
empezar lección
Lütfen diğerlerini getir.
Please buy a few apples.
empezar lección
Lütfen birkaç elma satın alın.
Please buy me this book.
empezar lección
Lütfen bana bu kitabı al.
Please call in a doctor.
empezar lección
Lütfen bir doktor çağırın.
Please call me a doctor.
empezar lección
Lütfen bana bir doktor çağır.
Please call me up later.
empezar lección
Daha sonra beni arayın.
Please close the window.
empezar lección
Lütfen pencereyi kapat.
Please come next Friday.
empezar lección
Lütfen önümüzdeki Cuma gel.
Please come to my house.
empezar lección
Lütfen evime gel.
Please contact me later.
empezar lección
Lütfen daha sonra benimle irtibata geçiniz.
Please delete this file.
empezar lección
Lütfen bu dosyayı silin.
Please give me a coffee.
empezar lección
Lütfen bana bir kahve ver.
Please give me this pen.
empezar lección
Lütfen bu kalemi bana ver.
Please insert your card.
empezar lección
Lütfen kartını sok.
Please keep me informed.
empezar lección
Beni haberdar edin.
Please keep this secret.
empezar lección
Lütfen bu sırrı sakla.
Please leave right away.
empezar lección
Lütfen hemen terkedin.
Please lend me this pen.
empezar lección
Lütfen, kalemi bana ödünç verebilir misin?
Please lend me your car.
empezar lección
Lütfen arabanı bana ödünç ver.
Please let go of my arm.
empezar lección
Lütfen kolumu bırak.
Please listen carefully.
empezar lección
Lütfen dikkatle dinleyin.
Please make me some tea.
empezar lección
Lütfen bana biraz çay yapın.
Please make way for him.
empezar lección
Lütfen ona yol verin.
Please pass me the salt.
empezar lección
Lütfen tuzu bana uzat.
Please put on this gown.
empezar lección
Lütfen bu geceliği giy.
Please say hello to her.
empezar lección
Lütfen ona selam söyle.
Please say it once more.
empezar lección
Lütfen onu bir kez daha söyleyin.
Please send me a letter.
empezar lección
Lütfen bana bir mektup gönder.
Please show me your bag.
empezar lección
Lütfen bana çantanızı gösterin.
Please teach me English.
empezar lección
Lütfen bana İngilizce öğret.

Debes iniciar sesión para poder comentar.